Her bir köşesi farklı zenginliklerle dolu olan İstanbul, gezmekle kolay kolay bitiremeyeceğiniz bir şehir. İki kıtayı birbirine bağlayan bu kadim kentte Avrupa Yakası daha çok tarihi yapıları ile ön plana çıkarken, Anadolu Yakası ise genellikle doğal güzellikleriyle biliniyor. Biz bu yazımızda İstanbul’un Anadolu Yakası’nda yer alan gezi rotalarını listeleyeceğiz. Başta Üsküdar olmak üzere Beykoz, Çamlıca, Kadıköy gibi ilçelere dağılmış olan bu mekanlar, özellikle Avrupa Yakası’nın karmaşasından bir nebze uzaklaşmak isteyen gezginlerin hoşuna gidecek yerler. Hazırsanız İstanbul Anadolu Yakası’nda gezilecek yerler turumuza başlayalım..

Kız Kulesi

Kız Kulesi Nerede?


Anadolu Yakası gezilecek yerler listesinin ilk sırasında İstanbul’un simgesi haline gelmiş yapılardan biri olan Kız Kulesi var. Üsküdar Salacak Sahili açıklarında yer alan Kız Kulesi’nin M.Ö. 410 yılında inşa edildiği tahmin ediliyor. Yapılış amacıyla ilgili birçok farklı rivayet anlatılan Kız Kulesi günümüzde müze ve restoran olarak hizmet veriyor. Salacak veya Kabataş’tan hareket eden teknelerle Kız Kulesi’ni ziyaret edebilirsiniz.


Büyük Çamlıca Tepesi

Çamlıca Tepesi Nerede

İstanbul’un panoramik manzarasını izleyebileceğiniz en iyi yerin Üsküdar’da bulunan Çamlıca Tepesi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Şehrin en yüksek noktası olan Büyük Çamlıca Tepesi, Karadeniz ile Marmara Denizi arasını kapsayan geniş bir alanı gözlemleyebileceğiniz mükemmel bir konuma sahip. Aşıklar Tepesi olarak da anılan Çamlıca’nın en üst kısmında kafe ve restoran tarzı yerler de var.


Çamlıca Camii

Çamlıca Cami Nerede

Üsküdar Çamlıca Tepesi’nin zirve noktasında, İstanbul siluetinin yeni bir parçası olan Büyük Çamlıca Camii’ni de ziyaret edebilirsiniz. 2013-2019 yılları arasında yapılan bu eser, cumhuriyet döneminde inşa edilen en büyük cami unvanına sahip. Bir külliyenin parçası olan Çamlıca Camii’nin içinde müze, sanat galerisi, kütüphane, konferans salonu ve sanat atölyesi gibi bölümler de var.


Yeni Valide (Valide-i Cedid) Camii

Valide-i Cedid Camii

Yine Üsküdar’da bulunan Yeni Valide (Valide-i Cedid) Camii, İskele Meydanı’nın hemen sol tarafında konumlanıyor. Sultan II. Mustafa ve Sultan III. Ahmed’in annesi olan Emetullah Râbia Gülnûş Sultan’ın talimatıyla yaptırılan bu görkemli ibadethane, 1708-1711 yılları arasında inşa edilmiş. Cami, imaret, türbe, hazire, sıbyan mektebi, sebil, çeşmeler, dükkanlar ve hünkar kasrı gibi bölümlerden oluşan bu külliyenin mimarı ise (kesin olmamakla beraber) Kayserili Mehmed Ağa.


Küçüksu Kasrı (Göksu Kasrı)

Göksu Kasrı


Dönemin en ünlü mimarlarından Nigoğos Balyan imzası taşıyan Göksu Kasrı, Sultan Abdülmecit’in talimatıyla yaptırılmış bir eser. 1857 yılında tamamlanan bu köşk, Üsküdar – Beykoz sahil yolu üzerindeki Küçüksu semtinde konumlanıyor. Dinlenme ve av için kullanılan bir biniş kasrı özelliğindeki yapı, benzerlerine göre biraz küçük. Ama yine de oldukça etkileyici bir tasarımı var. Çevresi mesire alanı olarak kullanılan Küçüksu Kasrı şu anda müze-saray olarak ziyaret edilebiliyor. Köşkün etrafında yemek yiyebileceğiniz restoran ve kafeler de mevcut.


Üsküdar Mihrimah Sultan Camii

Boğazın Anadolu kıyısını süsleyen bir diğer tarihi camimiz Üsküdar İskele Meydanı’nın kuzeyinde yer alan Mihrimah Sultan Camii. Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan için yaptırılan eser, Mimar Sinan tarafından 1540-1548 yılları arasında inşa edilmiş. Yine büyük bir külliyenin parçası olan bu yapının pek çok bölümü maalesef günümüze ulaşamamış. Fakat caminin kendisi hala sapasağlam şekilde ayakta. Üsküdar Mihrimah Sultan Camii, İstanbul Anadolu Yakası tarihi yerler listesinde üst sıralara eklenmesi gereken yapılardan biri.


Sultan III. Ahmed Meydan Çeşmesi

Üsküdar Meydan Çeşmesi

Üsküdar’daki İskele Meydanı’nda yer alan bu tarihi çeşme, Yeni Valide (Valide-i Cedid) ile Mihrimah Sultan camilerinin ortasında konumlanıyor. Râbia Emetullah Gülnûş Sultan’ın hayratı olan yapı Sultan III. Ahmed’in talimatıyla 1728-1729 yıllarında yaptırılmış. Bir külliyeden bağımsız olarak inşa edilen Sultan III. Ahmed Çeşmesi, bu özelliği ile meydan çeşmelerinin ilk örneklerinden birini temsil ediyor. Bu çeşmenin bir diğer eşi de (Yine Sultan III. Ahmed tarafından yaptırılan) Ayasofya Meydanı’nda bulunuyor.


Şemsi Paşa Camii (Kuşkonmaz Camii)

Üsküdar sahilinde bulunan Şemsi Paşa Camii, Mimar Sinan’ın imzasını taşıyan bir başka eser. Boğaza nazır inşa edilen bu güzel yapı, Şemsi Ahmet Paşa’nın talimatıyla 1580 yılında yapılmış. Halk arasında Kuşkonmaz Camii olarak da bilinen Şemsi Paşa Camii’ni Üsküdar gezilecek yerler listenize ekleyebilirsiniz.


Beylerbeyi Sarayı

İstanbul'da Nereler Gezilir

Sultan Abdülaziz tarafından 1861-1865 yılları arasında yaptırılan Beylerbeyi Sarayı, İstanbul Anadolu Yakası’nda gezilecek en güzel yerlerden biri. Mimar Sarkis Balyan’ın inşa ettiği bu yapı büyük bir kompleks olarak tasarlanmış. Yaklaşık 3 bin m²’lik bir alana yayılmış olan bu kompleksin içinde Sarı Köşk, Mermer Köşk, Yazlık Saray, Ahır Köşk, deniz köşkleri ve ek binalar yer alıyor. Beylerbeyi semtindeki bu sarayın bazı kısımları restoran ve düğün salonu olarak hizmet veriyor. Ana bina ise müze-saray olarak ziyarete açık durumda.


Nakkaştepe Millet Bahçesi

Önceden askeri bir merkez olarak kullanılan Nakkaştepe Mesire Alanı, 2018 yılında yeniden dizayn edilerek İstanbul’un en güzel dinlence mekanlarından biri haline getirildi. Nakkaştepe ile Kuzguncuk arasındaki bölgede kalan Nakkaştepe Millet Bahçesi boğaz manzaralı piknik yerleri, seyir terasları, gölet, oyun parkları, spor alanları ve kafe gibi pek çok alan barındırıyor. Anadolu Yakası’nda ailece gezilecek en iyi yerlerden biri.


Fethi Paşa Korusu

Sultantepe sahilinden başlayıp Kuzguncuk Tepesi ve Paşalimanı’na kadar uzanan Fethi Paşa Korusu, Üsküdar’da gezebileceğiniz bir başka yeşil alan. Çok sayıda bitki ve ağaç türüne ev sahipliği yapan Fethi Paşa Korusu’nda restoran olarak işletilen tarihi bir konak da mevcut. Oldukça popüler olan bu restorana ister sabah kahvaltısı, ister akşam yemeği için uğrayabilirsiniz. Koru içinde ayrıca piknik yapmaya uygun alanlar da var.


Adile Sultan Kasrı ve Hababam Sınıfı Müzesi

İstanbul'daki Müzeler

Türk sinemasının ölümsüz eseri Hababam Sınıfı’nın çekildiği Adile Sultan Kasrı da İstanbul Anadolu Yakası’nda gezilmesi gereken yerlerden biri. Üsküdar’daki Validebağ Korusu içinde yer alan yapı ismini Sultan Abdülmecit’in kız kardeşi Adile Sultan’dan alıyor. Adile Sultan’ın yazlık sarayı olması için satın alınan bu bina, Sultan Abdülaziz tarafından 1800’lü yılların ortasında yeniden yaptırılmış. Şu an öğretmenevi olarak hizmet veren Adile Sultan Kasrı’ndaki odalardan biri de Hababam Sınıfı Müzesi olarak düzenlenmiş durumda.


Çinili Camii (Mahpeyker Kösem Valide Sultan Camii)

Mahpeyker Kösem Valide Sultan Camii

Sultan I. Ahmed’in eşi Mahpeyker Kösem Valide Sultan adına inşa edilmiş olan bu cami, Üsküdar’ın Murat Reis Mahallesi’nde yer alıyor. 1638 – 1640 yılları arasında yapılan Çinili Camii, sonraki yıllarda birkaç kez onarımdan geçirilmiş. Taş işçiliğinin bütün inceliklerini görebileceğiniz bu eşsiz eser, özellikle göz kamaştıran çinileriyle meşhur.



Otağtepe Fatih Korusu

Otağtepe Parkı

İstanbul’da boğaz manzarasını en iyi şekilde izleyebileceğiniz yerlerden biri de Beykoz’un Kavacık Mahallesi’nde yer alan Otağtepe Fatih Korusu’dur. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün hemen yanında bulunan koruda seyir terasları, oturma alanları, yürüyüş yolları, ufak bir gölet ve bol bol yeşil alan mevcut. Resmi adı Fatih Korusu Tema Vehbi Koç Doğa Kültür Merkezi olan bu tesis özellikle çocuklu ailelerin keyifli vakit geçirebileceği bir mekan.


Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii ve Kültür Merkezi

2012-2015 yılları arasında yapılan Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii, hem modern hem de estetik yapısıyla dikkat çeken çok güzel bir ibadethane. Selçuklu ve Osmanlı mimarilerinin günümüzdeki yorumu olarak tasarlanan cami özellikle kırlangıç tavan tekniği denilen ve sarmal şekillerden oluşan kubbesi ile göz kamaştırıyor. Marmara Üniversitesi’nin Üsküdar Bağlarbaşı’ndaki yerleşkesi içinde yer alan bu yapıyı Anadolu Yakası gezinize dahil etmenizi tavsiye ederiz.


Çengelköy Tarihi Çınaraltı

Burası Anadolu Yakası’nın belki de en meşhur çay bahçesi. Çengelköy sahilinde yer alan Tarihi Çınaraltı hem ağaçlık bir alan hem de harika bir deniz manzarasına sahip. İster kapalı ister açık alanda oturabileceğiniz bu çay bahçesinde kahvaltılık ve atıştırmalık yiyecekler servis ediliyor. Üstelik mekan 7 gün 24 saat açık. Ama hafta sonu akşam saatlerinde buraya gitmenizi pek önermiyoruz. Çünkü aşırı kalabalık ve gürültülü bir ortam söz konusu oluyor.


Anadolu Kavağı

Beykoz’a bağlı küçük ve turistik bir kasaba olan Anadolu Kavağı, İstanbul Boğazı’nın kuzey ucunda yer alıyor. Yeşil ve mavinin buluştuğu bu bölge özellikle balık restoranları ile ünlü. Hemen her köşesini gezip dolaşabileceğiniz Anadolu Kavağı’nda özellikle ziyaret etmenizi tavsiye ettiğimiz iki mekan var. Bunlardan ilki Bizanslılar döneminde yapıldığı tahmin edilen Yoros Kalesi. Yüksekçe bir tepede yer alan bu tarihi kalenin boğaz manzarası bile başlı başına görülmeye değer. İkinci mekan ise Yuşa Hazretleri Tepesi. Hz. Yuşa Peygamber’in mezarının bulunduğu rivayet edilen bu tepe, tarih boyunca birçok uygarlık tarafından kutsal kabul edilmiş bir yer.


Anadolu Feneri

Yine Beykoz’a bağlı küçük bir kasaba olan Anadolu Feneri, Anadolu Kavağı’nın biraz daha kuzeyinde, boğazın Karadeniz’e açılan kısmında yer alıyor. Yarımada üzerine kurulu olan bu şirin mahalle, kısa süreliğine de olsa İstanbul’un gürültüsünden kaçmak isteyenlerin tercih ettiği en popüler mekanlardan biri. Özellikle kasabaya adını veren deniz fenerini görmeden buradan ayrılmayın deriz.


Anadolu Hisarı

Anadolu Hisarı

İsmini verdiği Anadoluhisarı semtinde bulunan bu yapı, Yıldırım Bayezid tarafından 14. yüzyılın sonlarında inşa ettirilmiş. Boğazın en dar noktasına yapılan Anadolu Hisarı, buradan geçen yabancı gemi trafiğini kontrol etme amaçlı kullanılıyormuş. Fakat İstanbul’un fethi sonrası önemini kaybedince hisar terkedilmiş ve çevresine çeşitli yerleşim alanları kurulmaya başlanmış. Günümüze kadar sağlam şekilde ulaşmayı başaran Anadolu Hisarı hem boğaz manzarası hem de ihtişamlı yapısı ile gezilip görülmesi gereken bir yer. Hisarın çevresinde birçok kahvaltı mekanı ve restoran da yer alıyor.



Hıdiv Kasrı ve Çubuklu (Hıdiv) Korusu

Üsküdar – Beykoz sahil yolu üzerinde, Kanlıca’ya çok yakın bir konumda bulunan Çubuklu Korusu, İstanbul’un en güzel yeşil alanlarından biri. İçerisinde seyir terası, süs havuzu, yapay şelale, yürüyüş parkuru ve spor alanları bulunan Çubuklu Korusu’nda ayrıca bir de özel köşk yer alıyor. 1900’lü yılların başında Mısır Hıdivi II. Abbas Hilmi Paşa tarafından inşa ettirilen bu köşk, İstanbul Boğazı’na hakim bir noktada konumlanıyor. Bir dönem Abbas Hilmi Paşa’nın ailesinin ikamet ettiği ve Hıdiv Kasrı olarak adlandırılan bu yapı, günümüzde özel bir şirket tarafından restoran olarak işletiliyor. Hıdiv Kasrı ve Çubuklu Korusu hem doğa içinde güzel bir yürüyüş yapmak hem de yemek yemek için güzel bir mekan.


Kanlıca Sahili

Yoğurdu ile nam salmış Kanlıca semti, İstanbul Anadolu Yakası gezilecek yerler listesinin olmaz olmaz rotalarından. Yeşilin her tonunu barındıran bahçeleri, gösterişli yalıları, Arnavut kaldırımlı dar sokakları ile Kanlıca gerçekten İstanbul’un bozulmamış nadide bölgelerinden bir tanesi. Hele ki sahil kısmını gezmeye doyamazsınız.. Kanlıca yoğurdunu alıp burada boğaza karşı yemeniz gerek.. Ayrıca Kanlıca’ya gelmişken Mihrabat Korusu’nu, Gazi İskender Paşa Camii’ni ve Tarihi İsmailağa Kahvesi’ni de ziyaret edebilirsiniz.


Haydarpaşa Garı

Haydarpaşa Tren İstasyonu

İstanbul – Bağdat Demiryolu hattının başlangıç noktası olması amacıyla yapılan (1906-1908) Haydarpaşa Tren İstasyonu, günümüzde İstanbul’un ikonik yapılarından biri haline dönüşmüş durumda. Bir Alman şirket tarafından inşa edilen ve Kadıköy sahilinde yer alan tren garı tam olarak klasik bir Alman mimari örneğini yansıtıyor. İsmini Padişah III. Selim’in paşalarından Haydar Paşa’dan aldığı rivayet edilen gar, 2010 yılında çıkan bir yangın sonucu ağır hasar almıştı. 2013 yılından sonra seferlere tamamen kapatılan Haydarpaşa Garı’nı şimdilik sadece dışarıdan ziyaret edebiliyorsunuz.


Bağdat Caddesi

İstanbul Eğlence Mekanları

İstanbul Anadolu Yakası’nın en hareketli bölgelerinden biri de şüphesiz Bağdat Caddesi. Kadıköy’ün Kızıltoprak semtinden başlayıp Maltepe’nin Cevizli semtine kadar uzanan bu meşhur cadde çok lüks ve pahalı mekanlara ev sahipliği yapıyor. Dünyaca ünlü pek çok markanın mağazasını bulabileceğiniz cadde boyunca sağlı sollu onlarca eğlence mekanı, restoran, kafe ve AVM tarzı yerler mevcut. Bağdat Caddesi, Kadıköy gezilecek yerler listesinde ilk sıraya alabileceğiniz bir yer.


Bahariye Caddesi (General Asım Gündüz Caddesi)

General Asım Gündüz Caddesi

Taksim İstiklal Caddesi’nin muadili olan Bahariye Caddesi, Anadolu Yakası’nda gezebileceğiniz bir başka popüler mekan. Kadıköy’ün simgesi Boğa Heykeli’nden başlayıp Moda’ya kadar uzanan Bahariye, araç trafiğine kapalı bir yol. Resmi adı General Asım Gündüz Caddesi olan bu yolun ortasından da tıpkı İstiklal’de olduğu gibi kırmızı bir tramvay geçiyor. Süreyya OperasıSanatçılar SokağıRum Ortodoks Metropolitliği gibi meşhur yerlere ev sahipliği yapan Bahariye Caddesi’nde ayrıca çok sayıda sinema, tiyatro, kafe, restoran, pasaj ve alışveriş dükkanı yer alıyor.


Fenerbahçe Yürüyüş Yolu ve Caddebostan Sahili

 Anadolu Yakası’nda gezilmesini tavsiye ettiğimiz favori mekanlardan biri burası. Hele ki İstanbul gibi keşmekeş bir şehirde biraz olsun huzur ve dinginlik bulabileceğiniz bir yer arıyorsanız doğru adres kesinlikle Fenerbahçe Yürüyüş Yolu ve Caddebostan Sahili. Yılın her mevsimi, günün her saati farklı bir havası olan, İstanbul’un özel kalmış yerlerinden biri. Kadıköy sahili boyunca uzanan bu yolda yürüyüş, koşu, paten, bisiklet gibi her türlü sporunuzu yapabilir, çimlere uzanıp deniz havası alabilir, evcil hayvanlarınızı gezdirebilir, kolanızı çekirdeğinizi alıp sahil kenarında dost sohbetlerine katılabilirsiniz.


Fenerbahçe Spor Kulübü Müzesi

Fenerbahçe Spor Kulübü Müzesi

Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadyumu’nun içerisinde bulunan bu müze, Fenerbahçe Spor Kulübü’ne ait kupaların, değerli ödüllerin, formaların, heykellerin ve daha pek çok objenin sergilendiği renkli bir tesis. 110 yılı aşkın bir tarihi olan Fenerbahçe’nin tüm branşlarda kazandığı sayısız başarıların izlerini Fenerbahçe Spor Kulübü Müzesi’nde yakından görebilirsiniz. Özellikle futbola ilgili olanlar, İstanbul Asya Yakası gezilecek yerler listesine bu müzeyi eklemeliler.


Moda Sahil Parkı ve Yürüyüş Yolu

İstanbul Anadolu Yakası’nda keyifli bir yürüyüş yapmak için tercih edebileceğiniz bir diğer mekan, Kadıköy Caferağa’da bulunan Moda Sahil Parkı ve Yürüyüş Yolu. Bu yolun devamında bulunan Yoğurtçu Parkı da Kadıköy’ün en meşhur dinlence yerlerinden biri.


Barış Manço Müze Evi

Barış Manço Evi

1999 yılında hayatını kaybeden Barış Manço’nun Moda’daki meşhur evi 2010 yılından bu yana müze olarak hizmet veriyor. Burası, ülkemizde yetişmiş en önemli sanatçılardan biri olan Barış Manço’yu yakından tanımak isteyen herkesin ziyaret etmesi gereken bir mekan. 3 katlı olan Barış Manço Müze Evi’nin içerisinde ünlü sanatçının özel eşyaları ve müzik geçmişine ait bazı hatıralar sergileniyor.


İstanbul Oyuncak Müzesi

2005 yılından bu yana hizmet veren İstanbul Oyuncak Müzesi, şair ve yazar Sunay Akın’ın öncülüğünde kurulmuş bir tesis. Göztepe semtinde bulunan bu müzede 1700’lü yıllardan günümüze kadar popüler olmuş oyuncaklar sergileniyor. İstanbul Oyuncak Müzesi sadece çocuklara hitap eden bir yer değil. Çocukluğunu anmak isteyen tüm yetişkinler de bu müzede kendinden bir şeyler bulacaktır.


Şile Saklıgöl

İstanbul Piknik Yerleri

Şile’ye bağlı Kamandere Köyü sınırları içerisinde bulunan Saklıgöl, Anadolu Yakası’nda gözlerden uzak doğal ortam arayanların tercih edebileceği mekanlardan biri. Saklı Göl’ün hemen yanı başında bulunan işletme hem kahvaltı hem de yemek hizmeti veriyor. Ayrıca Kamandere Köyü yolunda doğal ürünlerin satıldığı tezgahlardan alışveriş yapabilir, organik yiyecekler bulabilirsiniz.

Ağva

Şile’nin bir başka doğal güzelliği Ağva, İstanbul’dan uzaklaşmadan yaz tatiline gitmek isteyen birçok kişinin uğrak noktası olan bir yer. Ama yolu biraz zorlu olduğu için herkese hitap etmiyor. Aslında bu zorluk Ağva’nın aşırı kalabalık olmasını engellediği için bir bakıma avantaj diyebiliriz. Pek çok kamp alanı ve plaja ev sahipliği yapan Ağva, daha çok yaz aylarında ziyaret edilmesi gereken güzel bir tatil beldesi.